İslam dini Allah'a iman ve Allah'ın kanunlarına Hz.Muhammaed'in yaşadığı şekilde hayata uygulama esasına dayanmayan tüm hayat nizamları cahiliyettir.

Cahiliyet hayatı, tarihin belirli zamanlarında yaşanmış ve geride kalmış bir hayat değildir.

Allah'ın dinine uygun olmayan,yaşanacak her hayat cahiliyet hayatı olacaktır.

Zira islam dini sadece Namaz, oruç, hac gibi ibadetlerden ibaret olmayan,ilmi ve teknik gelişmeyi emr etmiş olmakla beraber,cahiliyet hayatını ilimsizliğin bilgisizliğin teknik ve teknoloji geriliğin hakim olduğu hayat olarak görmüştür.

Cahiliyet düzeni içerisinde azan nice milletlerin,azab ile helak edildiğini kitabımız bize haber vermektedir.

Allah'ın son nizamı olan islam'a evet demiyen üretmeden tüketen,adeta bit tükeetim makinası haline gelen üstelik bende Müslümanım diyen insan toplulularından daha cahil kim olabilir?

Asrımız cahiliye düzenlerinde olduğu gibi Allah sevgisi ve saygısına, yer vermeyen bu sefih hayat insanlarımızı küçülttükce küçültmüştür.

İlim ve tekniğin meydana getirdiği basın,yayın ve internet gibi kitlelere hükmedemeyen islam alemi onlara esir olmuş adeta bakar kör olarak ona bakarak faydalanmaya calışan cahillerdir.

Kur'an ve sünnet'in netleştirdiği,Allah'ın hakimiyetini yansıtan islam nizamını sadece namaz ve oruçtan ibaret sayarak yahudinin şeytani fikirleri izinde modern firavnların rehberliğinde, yaşayan insanımıza basiretle bakabilirsek kendimizin nerelerde olduğunu görebilmemiz oldukca kolaylaşacaktır.

Evet:

İslamla çatşan her fikir her düzen cahiliyet düzenidir. Bu düzenle yaşamak dünyada zillet ahirette azabtır.

Cahiliyetin her nevisi ayağımın altındadır buyuran allah rasulü bizleri uyarıyor ve buyuruyorlarki;

Allah'ın en çok öfkelendiği üç kişiden biride İslam(Bilinir ve yaşanırken) cahiliyet nizamını arzulayan kişidir.

Asıl cahillik ise kişinin Allah tarafından kendisine bahşedilen akıl nimetini kişinin kullanamamasıdır.

Rabbimiz kitabında yaratıkların en kötülerini akıllarını kullanamayan canlılar olarak haber vermektedir.

Rabbimiz bizleri Akıllarını gerektiği gibi kullanabilen, üreten en az ürettiği kadar tüketen başkalarına avuç açmayan kullarından eylesin.

Rabbimiz bizlere hayırlı evlatlar versin.

Rabbimiz bizleri bir kafirin anası babası atası yapmasın.

Rabbimiz bizleri hidayete erdirsin.

Rabbimiz yavrularımıza sahip çıkabilmeyi nasip etsin.

Rabbimiz evlatlarımızı tüm insanlığa faydalı insan yetiştirmeyi nasip etsin ve Rabbimiz bizleri cahillerden etmesin.

 

Arifan...........

 

 

 

Oy Ver :
 Puan:4     Oy Sayısı :1
    

Yorumlar
 

Tespitlerinize ve dualarınıza iştirak ediyorum.Konuyla alakalı şu yazıyı ekleme gereği duydum paylaşımlarınız için ALLAH c.c  razı olsun inş.

 

Cehalet, insan kafasının zulmetidir. İlim nirsa, o bir karanlıktır.

Cehalet, insan beyninin ve kalbinin ataleti, faaliyetten alınkonmasıdır. Cahil insanın beyni, yaratılış gayesi için çalışır vaziyete geçirilmemiş demektir.

Cehalet, görünen ve görünmeyen alemlere, ruh gözlerinin kapatılması, insanın kendini ve dünyasını tanımamasıdır; o manevi bir körlüktür.

Bazı zihniyetler, belli seviyede bir diploması olmayanı, yüksek dereceli bir öğrenim kurumundan mezun olmayanı "cahil" saymaktadır.

Yine zamanın kavram kargaşasına düşmüş toplumu da, bazı görgü kurallarını, modern hayatın gereklerine göre davranmayı bilmeyen kimseye "cahil" demektedir.

Halbuki Kur'anın cahili tarifi hiç de böyle değildir. Allah Kelamı'nın "cahil" dediği; Yaratıcının iradesine ve hakimiyetine başeğmeyen kimsedir.

Cahil, Allah'ın gönderdiği son ve kamil Din'i tanımayan, Peygamberin getirdiği yeni nizamı hazmedemeyen; sâkim akla, kör taassuba, süfli istek ve arzularına uyarak bu "mutlak hakikate" itiraz edendir.

Bu gibi kimselerin dünyevi mevkileri, bilgi ,görgü ve kültürleri ne olursa olsun...fark etmez, Kur'an nazarında bunlar cahildir.

Allah'ın gönderdiğine itiraz eder ve ona karşı bir nevi istiklal ilan ederken, diğer taraftan dünyaya, kendi eserine ve insan ürünü bazı ideolojilere tutsak olan kişi de böyledir.

Bilgisizlik halkı idlal etmektir.(Nahl: 25) Muhammed Ümmetini Peygamberinin yolundan saptırmaktır.

Ve Kur'an böyle demişse, gerçek de bundan ibarettir.

Müslümanlık iddia ettiği halde, Kur'anın cahil dediğine kim "cahil değil..." diyebilir?... Bütün insanlık bunu iddia etse, yine ebedi gerçek Kelamullah'ın tarafındadır.

Şurası muhakkak ki, mutlak cehalet bir "boşluk" demektir. Hiç bir hak söz işitmemiş olan kimse, hakikati bir gün öğrenmeye müsaittir. Boş bir kağıdın, herhangi bir yazıya müsait olduğu gibi, böyle bir kafa ve gönül de gelecek bilgileri almaya hazır durumdadır. Bu bir "cehl-i basit" dir ve bundan kurtuluş ümidi vardır.

Fakat "yanlışa inanan" , batıla, bir ilme inanır gibi inananın durumu böyle değildir. O, boşluğunu doldurmuştur, kağıdını karalamıştır. Onun ki bir "cehl-i mürekkep"tir ve kurtuluş ümidi de pek azdır. Çünkü cehl-i mürekkeple muttasıf olan, cehlini ilim sanır; bir şey bilmediğini de idrak edemez. Bu tür bir insanın "hakikat arayıcılığı" yoktur, zira "bilgi" dediği zan ve malümatına iman etmiştir.

Cehalet, kafayı ve gönlü Allah'a ve O'nun Rini'ne kapamaktır.


.........................................
''GÜZELLIK'' Mevla'nin lütfudur.. NUR'un yansimasidir..''EDEP'' ise kisinin GÖNÜL aynasidir. . .
         

 
 
Anasayfa Forum Radyo İlahiler Video Hatim Ziyaretci Defteri Üyelik İletişim Radyo Sitene Ekle

EmreBerlin sitesi için özel yazılmıştır 2000 - 2012

SincanSoft.com