Varlıkları yaratan yaratmakta olan,hepsini bir düzen bir ahenk içinde yaşatan,geçmişi ve geleceği tüm ayrıntılarıyla bilen,istediğine istediğine veren, istediğini istediği zaman istediğinden alan Allah dır. Ayrıca kendi ifadesiyle,yaratılanlar için ölçü ve tartıyı koyan da O,dur.
Bunları kabul etmek yada etmemek kişinin kendi elindedir. Zira (Dinde zorlama yoktur)Yalnız ben kabul ettim dedikten sonra da mecburiyetler vardır.
Müslümanlar,Allah'ın varlığına inanmalarının gereği olarak Allah'ın hakimiyetine inanmak mecburiyetindedirler. Hakimiyeti Allah'ta görmenin anlamı,insan hayatını değiştirmez. Temel yasalar olan Kur'an emirleri ve sünnet esasları ile hayatı düzenlemekle olur. Allah bu gerçeği Şöyle açıklamaktadır (Ey Peygamber deki yedi göğün Rabbi ve bu arşın sahibi kimdir? Allah,dır diyeceklerdir.
Gerçek hakimiyeti Allah'da görmemek insanı Şirk'e götürür. Allah Hakiyet kayıtsız şartsız Allah'ın diyen Müminlerin Rabbidir. O ne güzel Mevla ne güzel yardımcıdır.
İslam dini ise, yasalarını kanunlarını Allah'ın koyduğu enternesyonal yani uluslar arası bir talim ve terbiye dinidir.
Ben Allah'ın Namaz, Oruç, Hac emirlerine uyarım ama benim yaşantima devlet nizamıma Allah karışamaz demek Allah'ın hakimiyetini tam anlamıyla kabullenmek anlamına gelmez.